Bilge olmak yüce fazilettir. Gerçeği söylemek ve kendini sorguya öekmek fiillerini ona uydurmak bilgeliktir. Felsefe belli bir yolda olmadır. Doğu felsefesi; Hint, Çin, İran, Mısır ve İbrani felsefelerini kapsar.İnsanlar kendi hayatlarının anlamını arayan varlıklardır. Anadoluda “Ne ekersen onu biçersin” anlayışı bulunmaktadır. Hint Felsefesinde ise “Yaşamak düşünmektir.”, “Yaşamak kendine ve başkalarına faydalı olmaktır, faziletli olmaktır.” anlayışı hakimdir. Bireyden istenen dünyaya karşı hırs ve tamah göstermeksizin, bencillikten uzak bir hayat yaşamaktır. Adalet, ahlaklı hayatın temelidir. Ne ekersen, onu biçersin. Bütün evren tanrısaldır. Bunu gören, anlayan kişi kendisinin efendisidir. Hint bilgeliği, insan ruhu ile evrenin ruhu arasındaki uyuma dayanır. Evrenin temel birliği bu büyük uyumun duygu ve eylemde kavranması ve yaşanması hedefine dönüştürülmesini gerektirir. Yaşam ölüme doğru bir yolculuktur. Her şey ölür. Canlı ya da cansız her şey ölür. Ancak, buna rağmen herkes yaşama tutunur. İnsanın yaşamdaki davranışları insanın durumunu belirler. İyilik yapan iyilik bulur; kötülük yapansa kötülük bulacaktır. İradi her eylem, eylemin iyi ya da kötü olmasına göre sonuçlara sebep olacaktır. Kişinin çektiği sıkıntılardan kişi kendisi sorumludur.  İnsanlar hak ettikleri gibi yaşar. Adalet bunu gerektirir. İnsan olarak yaşarken insanileşmiş olmak gerekir. Bilgili kişi acıyı ve kötülüğü yener. Bilgi erdemdir. Bilgili kişi erdemli kişidir. Gerçek, ruhun kurtuluşunu sağlamıyorsa gerçeği bilmenin anlamı da yoktur. Erdem, yaşamın rehberi olmalı ruhu yüceltmelidir. Erdem, haz ve mutluluk verir. Yaşamın tadıdır. Ruhun ilacıdır. Haz dünyevi haz olmayıp erdemli yaşamın yarattığı bir haz anlayışıdır. Sevgi ve saygı ile... Sonuç: İnsan olun, insan kalın. Bilgi, erdemdir.