WHATSAP İLETİŞİM

Cep Telefonundan Uzak Kalamayanlar Dikkat! Nomofobi Olabilirsiniz

Sağlık (BHA) - Beyaz Haber Ajansı | 17.08.2021 - 12:42, Güncelleme: 18.08.2021 - 00:40
 

Cep Telefonundan Uzak Kalamayanlar Dikkat! Nomofobi Olabilirsiniz

Dijitalleşmenin artması ile birlikte görülmeye başlayan nomofobi, özellikle gençler arasında giderek yaygınlaşıyor.
BHA - Dijitalleşmenin artması ile birlikte görülmeye başlayan nomofobi, özellikle gençler arasında giderek yaygınlaşıyor. Nomofobinin sıklıkla telefon bağımlılığıyla birlikte görüldüğünü söyleyen Çakmak Erdem Hastahanesi’nden Uzman Psikolog Tuğçe R. Tuncel Dursun, konu hakkında açıklamalarda bulundu. İngilizce no mobile phobia kelimelerinin kısa okunuşu olan nomofobi, cep telefonundan uzak kalma korkusu olarak tanımlanmaktadır. Peki, siz hiç böyle bir korku yaşadınız mı? Günde kaç kez telefonunuza bakıyorsunuz hiç düşündünüz mü? Yapılan araştırmalara göre günde ortalama 2617 kez telefonumuza bakıyoruz ve maalesef bu sayı, telefon bağımlısı olanlarda ise çok daha yüksek. Uzm. Psk. Tuğçe R. Tuncel Dursun, giderek yaygınlaşan bu fobi hakkında şu açıklamalarda bulundu: “Nomofobi kişilerin cep telefonu aracılığı ile kurdukları iletişimden kopma korkusu olarak tanımlanmaktadır. Literatürde özgül fobiler arasında yer almaktadır. Cep telefonu kullanımı ile birlikte beyin de dopamin salınımı artar ve dopomin salınımı artması ile birlikte kişiler, telefona karşı bağımlılık geliştirebilirler. Nomofobi olan kişiler telefonları ile sürekli iletişim ağlarının engellenmesi üzerine korku, kaygı ve düşünceleri olduğundan dolayı günlük yaşantılarına odaklanmakta zorlanmaktadırlar. Dolayısıyla bu kişilerin akademik ve iş yaşantısında birçok başarısızlıklar gözlenebilmektedir.”  Nomofobi olup olmadığımızı anlamak için bazı davranışlarımızı gözden geçirmemiz gerektiğini belirten Dursun, sözlerine şöyle devam etti: “Eğer ki telefonda fazla iletişim için zaman harcıyorsak, telefonun şarjının bitmesinden endişeleniyorsak ve bitmemesi için önlemler alıyorsak, (örn: yanımızda şarj aleti taşıma veya yedek telefon taşıma) cihaz kullanımının yasak olduğu ya da şebeke sorunu yaşanılan ortamlardan kaçınmaya çalışıyorsak, telefonla birlikte uyuyor ve telefonu sürekli açık tutuyorsak nomofobiden şüphelenebiliriz. Bu durum kişilerin yaşamlarının işlevselliğini bozduğunda destek almalarını öneririz.” KİŞİLER BU FOBİYİ YENEMEDİKLERİNDE DESTEK ALMAKTAN ÇEKİNMEMELİ Nomofobiye kendi başına çözüm bulamayan kişilerin, kendilerini hazır hissettiklerinde psikoterapi sürecine başlamalarını öneren Dursun, terapi süreci hakkında şunları söyledi: “Nomofobiden kurtulmak için genellikle BDT yani bilişsel davranışçı terapi yöntemi uygulanmaktadır. Terapinin amacı kişilerin telefonla kurdukları iletişimlerinin kesilmelerine yönelik korkularını ve kaygılarını oluşturan düşüncelerini değiştirebilmektir. Terapi sürecinde kişileri aşamalı maruz bırakarak telefonla olan iletişimlerini azaltması sağlanmaktadır. Yapılan araştırmalara göre sosyal medya kullanımının artması ile birlikte ilerleyen süreçlerde kişinin nomofobi olma olasılığı artmaktadır. Bu sebeple kişinin sosyal medya kullanımını da azaltması önerilmektedir.”
Dijitalleşmenin artması ile birlikte görülmeye başlayan nomofobi, özellikle gençler arasında giderek yaygınlaşıyor.

BHA - Dijitalleşmenin artması ile birlikte görülmeye başlayan nomofobi, özellikle gençler arasında giderek yaygınlaşıyor. Nomofobinin sıklıkla telefon bağımlılığıyla birlikte görüldüğünü söyleyen Çakmak Erdem Hastahanesi’nden Uzman Psikolog Tuğçe R. Tuncel Dursun, konu hakkında açıklamalarda bulundu.

İngilizce no mobile phobia kelimelerinin kısa okunuşu olan nomofobi, cep telefonundan uzak kalma korkusu olarak tanımlanmaktadır. Peki, siz hiç böyle bir korku yaşadınız mı? Günde kaç kez telefonunuza bakıyorsunuz hiç düşündünüz mü? Yapılan araştırmalara göre günde ortalama 2617 kez telefonumuza bakıyoruz ve maalesef bu sayı, telefon bağımlısı olanlarda ise çok daha yüksek. Uzm. Psk. Tuğçe R. Tuncel Dursun, giderek yaygınlaşan bu fobi hakkında şu açıklamalarda bulundu: “ Nomofobi kişilerin cep telefonu aracılığı ile kurdukları iletişimden kopma korkusu olarak tanımlanmaktadır. Literatürde özgül fobiler arasında yer almaktadır. Cep telefonu kullanımı ile birlikte beyin de dopamin salınımı artar ve dopomin salınımı artması ile birlikte kişiler, telefona karşı bağımlılık geliştirebilirler. Nomofobi olan kişiler telefonları ile sürekli iletişim ağlarının engellenmesi üzerine korku, kaygı ve düşünceleri olduğundan dolayı günlük yaşantılarına odaklanmakta zorlanmaktadırlar. Dolayısıyla bu kişilerin akademik ve iş yaşantısında birçok başarısızlıklar gözlenebilmektedir.” 

Nomofobi olup olmadığımızı anlamak için bazı davranışlarımızı gözden geçirmemiz gerektiğini belirten Dursun, sözlerine şöyle devam etti: “Eğer ki telefonda fazla iletişim için zaman harcıyorsak, telefonun şarjının bitmesinden endişeleniyorsak ve bitmemesi için önlemler alıyorsak, (örn: yanımızda şarj aleti taşıma veya yedek telefon taşıma) cihaz kullanımının yasak olduğu ya da şebeke sorunu yaşanılan ortamlardan kaçınmaya çalışıyorsak, telefonla birlikte uyuyor ve telefonu sürekli açık tutuyorsak nomofobiden şüphelenebiliriz. Bu durum kişilerin yaşamlarının işlevselliğini bozduğunda destek almalarını öneririz.”

KİŞİLER BU FOBİYİ YENEMEDİKLERİNDE DESTEK ALMAKTAN ÇEKİNMEMELİ

Nomofobiye kendi başına çözüm bulamayan kişilerin, kendilerini hazır hissettiklerinde psikoterapi sürecine başlamalarını öneren Dursun, terapi süreci hakkında şunları söyledi: “Nomofobiden kurtulmak için genellikle BDT yani bilişsel davranışçı terapi yöntemi uygulanmaktadır. Terapinin amacı kişilerin telefonla kurdukları iletişimlerinin kesilmelerine yönelik korkularını ve kaygılarını oluşturan düşüncelerini değiştirebilmektir. Terapi sürecinde kişileri aşamalı maruz bırakarak telefonla olan iletişimlerini azaltması sağlanmaktadır. Yapılan araştırmalara göre sosyal medya kullanımının artması ile birlikte ilerleyen süreçlerde kişinin nomofobi olma olasılığı artmaktadır. Bu sebeple kişinin sosyal medya kullanımını da azaltması önerilmektedir.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve karsiyakalim.net sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.